Sen ki
sen ki;
cesaretini kavgasından alan
bir gidip binler gelen umutların tohumu
dağlara kazınmış sloganların haykırışı
sen ki;
sabrından keskin bir bıçak
sevdalarından bin hasret türküsü
bin aydınlık yarın aralayan gökyüzü
sen ki;
sözcüklerinin dizginini bıraktığında devrim olup yağan yağmur
emeğin alın terinin demiri pasından ayıran gözyaşı
varlığını sorgulamaktan kaçındığın yitik zamanların sessizliği
hangi zamana sıkışıp kaldın
hani dağıtmaktan yorulmadığın umutlar
oysa kelebekler ömürlerini ömrüme ekliyorlardı
bir ölüp bin doğarken cesaretim yoğruluyordu
toprağı sevdayla sözleyen
geceyi gülümseyişiyle aydınlatan
özgürlük olup esen rüzgardın
şimdilerde dalgasına deniz arayan bir kayıp sevdalı..
K.Murat Çevik
3 Mart 2024, İzmir