95 Yıl 10 Gün Sonra

Ölmeden mezara koyulanların öyküsünü öğrendim bugün,
Onbeşlilerin türküsünü
toprağa düştükleri yerde
yüreğimde bir çığlık olarak duydum.

Bugün utancımla yüzleştim
bugün Cumhuriyetin onuruyla buluştum,
Ölüm denizine dalga olmuş bir halkın
öfkesine
sevdasına
aşkına tutundum…

Yüreğim soluğunu yüzüme üfleyen
tarihin sofrasına
kanlı bir mızrak gibi saplandı,

Ölümün nasıl bir yengiye dönüştüğünü öğreten
Çanakkale destanının yazıldığı toprağın kokusuna yaslandım,
bir ufka
bir toprağa dokunup
ve arasında bir soluk zamanında yaşadım,
gözyaşlarımı sessizce korkuya ardını dönenlere sözledim..

Yüzüme değen
Cumhuriyetin aydınlık yüzünü
korkusuz ellerinizden aldım
ve kucakladım durmaksızın.

Yaşama rağmen
ve yaşama onuru adına ölümü seçenlerin sofrasına dokunup
kanlarıyla yumdum yüzümü
bakışlarının düştüğü bir gecede
kayıp bin yıldıza uzattım ellerimi,

Öfke ve sevda zamanları birbirine karıştı
kanlı sırttan akan kan selini
ve bu selde boğulan yaralı yiğitlerimizi
düşünürken
bize yaşayamadıkları,
içinde asla olamayacakları bir asır bıraktıkları
bizi düşündüm,
ateş sardı yüreğimi
utancımdan yoruldum..

K.Murat ÇEVİK
28.03.2010, Çanakkale


Comments are closed.